17 Kasım 2016 Perşembe

Sensiz Beş Ay Yedi Gün

Zeynep, Meleğim, Kızım
10 Ekim doğumgünündü. Çok canım acıdı. Bir doğumgünü bile yapamadım sana. Evi çok sevdiğin balonlarla süsleyemedim. Mezarına balonlar getirdim. Orda ağlayarak "İyi ki Doğdun Zeynep" diye şarkı söyledim. Dua ettim. Doğum günü pastanı Zihinsel Engelli Çocuklar Vakfına yolladım. Ordaki çocuklar senin doğumgününü kutlayıp eğlendiler.Onların mutluluğu biraz olsun ferahlattı yüreğimi. LÖSEV de kampanya açtım. Sana hediye almak isteyenler oraya bağış yaptı. Senin vesilenle hasta çocuklara da bir nebze faydamız oldu. Başka birşey yapamadım annecim. İlk doğumgünün acılar içinde geçti.
Yaşasaydın bugün soranlara "kızım 13 ay 7 günlük" diyecektim. Büyük ihtimalle yürüyor olacaktın.Yaşıtlarına bakıp seni hayal ediyorum. Zeynep de şimdi böyle derdi böyle yürürdü diyorum içimden.O ameliyattan engelli olarak çıkardı diyorlar hep. Senin gözlerinin görmediğini, felç kaldığını, yürüyemediğini görmeyi de hiç istemezdim annecim. Senin acı çektiğini görmedim hiç. Kucağımda gülerken verdim seni ameliyata. Hiç acılar içinde yoğun bakımlarda görmedim. Buna da şükrediyorum biliyor musun?İnsan ne garip. Birgün çocuğumun öldüğüne şükredebileceğim hiç aklıma gelir miydi?Ama acılar içinde yaşamana dayanamazdım. Şimdi çok güzel bir yerde olduğunu biliyorum. Bu beni biraz olsun ferahlatıyor.
Biz seni çok istedik çok bekledik. Umudumuzu kaybetmişken sürpriz yapıp geldin bize.Gelişin de gidişin de çok büyük şok oldu annecim. Sen geldin biz tam olduk. Ne kadar da güzel bir aile olmuştuk.Ağabeyin belki de bu dünyadaki en iyi ağabey olmuştu.Senin üstüne titriyordu çok seviyordu.Hiç kıskanmadı hiç üzmedi bizi.Şimdi düşünüyorum da ne kadar mutluymuşum. Artık hiç bir zaman eskisi gibi içten gülemeyeceğim.Kalbimde hep bir sızı olacak.Ama kavuşacağız biliyorum.Ebedi Dünyada sana doya doya sarılıp öpeceğim.
Evladı hayatta olan bir anne sürekli onun için birşeyler yapar. Yemek yapar, emzirir, uyutur, yıkar, oynatır, ağlayınca avutur, gezdirir, eğlendirir. Ben sekiz ay böyle yaşadım ve bir günde elim kolum boş kaldı. Ama evladı ölen anne de hala onun için birşeyler yapmak istiyor, yapamıyor işte. Ne yapabilirim bugün Zeynep için diyorum hep. Ne yapsam Zeynep mutlu olur?Dua ediyorum. Gücüm yettikçe hasta çocuklara engelli çocuklara yardım ediyorum. Seni düşünüyorum. Beş dakika bir işe dalsam seni düşünmesem sanki sen üzüleceksin gibi hissediyorum. Annem beni unuttu düşünmüyor der misin?Acaba sen de beni özlüyor musun?Çok merak ediyorum. Kucağımdan beş dakika bırakamazdım seni nasıl ağlardın. Boynuma güzel başını koyup orda uyurdun.Bazen 2 saat kıpırdamadan otururdum uyanma diye. 8 ay az gibi geliyor belki insanlara ama biz o 8 ayda neler yaşadık. Ne çok ağlardın. Meğer derdin büyükmüş. Bilemedim annecim. Hakkını helal et nolur çok ağlıyor, uyumuyor dedim, şikayet ettim. Süt alerjin var diye beş ay ağzıma süt ürünü, yumurta koymadım. Derdin o sinsi tümörmüş meğer.
Beş ay bir haftadır sensizim. Hala inandırmaya çalışıyorum kendimi. Geri istedim uzun süre seni. Zeynep gelsin dedim. Gelmedin. Artık geri gelmeyeceğini, gittiğini kabul ettim. Ama bunun nasıl olduğunu hala anlayamıyorum. Gözümün önünden film şeridi gibi geçiyor 6 Hazirandan beri yaşadıklarımız. Hacettepenin koridorunda duvarda iki tane resim vardı. Birinde Heidi ve dedesi vardı. "Hani kızım dede?" diyordum o resme bakıyordun. Başında 10 cm tümör varken nasıl o kadar akıllıydın aklım almıyor. Birinde de Alaaddin ve sihirli lambası vardı. Onun önüne gidip üç dilek tutuyorduk seninle. "Kızım sağsalim çıksın, hiç bir engeli kalmasın, çok mutlu olalım" diyordum. Olmadı. Kızımsız elim bomboş ağlayarak çıktım hastaneden. Sana söz vermiştim çıkınca sana Barbie alıcam, çadır alıcam, içinde evcilik oynayacağız diye. Olmadı oynayamadık. Bir Barbie bebek aldım senden sonra çantama koydum. Sokaktaki simitçi çocuğa "kız kardeşin var mı?" dedim. "Var abla beş yaşında" dedi. Bebeği ona verdim kardeşine götürdü. İnşallah sen de o çocuğun mutluluğunu görüp mutlu olmuşsundur.Elimden ancak bunlar geliyor. Bir çocuğu sevindirirsem güldürürsem sen de mutlu olursun diye düşünüyorum.
Seni çok seviyorum. Çok özledim.Hala rüyama gelmedin. Çok ağlıyordum ondan mı gelmedin? Daha az ağlıyorum artık sen rahatsız olma diye. Bir kerecik gel "Annecim ben iyiyim üzülme" de öpiyim seni lütfen. Rüyada kokunu da duyar mıyım acaba?